4-C mağdurlarının dinmeyen feryatlarını kim durduracak?

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 07 Mart 2007 06:28, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

[email protected]

Feryatların ardı arkası kesilmiyor. Muğla'dan Aytun Erişkin, Kırıkkale'den Kazım Kurt, Tekirdağ'dan Hüsnü Yağlı, Amasya'dan Ayşe Demirbaş, Kayseri'den Galip Uçar, Bilecik'ten Ali Kahya, Testaş mağduru Bülent Çağlayan, Antalya'dan Ayhan Seflek ve buraya isimlerini sığdıramayacağım binlerce özelleştirme mağduru.

Gelen mektup, faks ve elektronik postaya bakıyorum da, ülkemizde nerede özelleştirme yapılmışşa oralarda çok sayıda mağdur yaratılmış. Kişi olarak özelleştirmeye karşı olmamakla birlikte her şeyin usulüne ve durumuna bakılarak yapılmasından yanayım. Sırf özelleştirme olsun veya birilerine koltuk çıkalım diye olmamalı.

Bu insanlar eski alışkanlıklarından bir anda koparılmış ve birdenbire kendilerini 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4-C maddesinin içinde bulmuşlar.

Yazdıklarına bakılırsa hiç kimse çalışmaktan şikayetçi değil. Yeter ki işlerinin sürekliliği yanında görevlerinin belli olmasını istiyorlar.

Şimdi birkaç cümle ile bu insanların feryatlarına kulak verelim;

Galip Uçar: ?Asgari ücretten daha az ücretle köle gibi 10 ay çalışıyoruz. Devlet belediyelerde kısa süre çalışanlara kadro verirken bize, ?Siz iş verdik yetmiyor mu?? demeleri bizlere reva mıdır??

Ayşe Demirbaş: ?Başvurmadığımız devlet büyüğümüz kalmadı. Hiç kimse bizi ne gördü ne de duydu. Özlük haklarımız elimizden alındı. Zor günler yaşıyoruz. İçimizdeki yangını söndürecek kimse yok mu??

Hüsnü Yağlı: ?4-C mahkumu olarak hakkımızın yenildiği kanatindeyim. 215 bin geçici işçiye kadro veren hükümetimiz bizleri neden görüp duymuyor??

Aytun Erişkin: ?Daha önce dev makinelere hükmediyordum. Şimdi elimde bir süpürge ve faraş var. Beni gören duyan olur ve imkan tanınırsa devletime daha yararlı olabilirim.?

Dertler bir değil elvan elvan. Çözüm üretmesi gerekenler de belli. O zaman bekleyip göreceğiz...

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber