15 Temmuz gazisi 'Çatı Davası' sanıklarına idam istiyor

Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı önünde ağır yaralanan Yıldız, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin idamla cezalandırılmasını istiyor.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 23 Mayıs 2017 16:27, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
15 Temmuz gazisi 'Çatı Davası' sanıklarına idam istiyor

Hüseyin Ordulu

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı önünde ağır yaralanan evli ve 3 çocuk babası 35 yaşındaki Çetin Yıldız, Konya'nın Kulu ilçesinde akrabasının düğünündeyken darbe girişiminin olduğunu öğrendi.

Düğünden ayrılıp evine giden Yıldız, daha önce askerlik yaptığı Genelkurmay Başkanlığına gitmek istediğini ailesine söyledi. Babası, annesi ve eşinin "Sana bir şey olursa ne yaparız" demesi ve gitmemesi yönündeki telkinlerini dinlemeyen Çetin, ailesiyle helalleşti. Abdest aldıktan sonra yola çıkan ve Genelkurmay Başkanlığı önüne giden Çetin, şehitler ve diğer gaziler gibi geri dönmeyi hiç düşünmedi.

Darbecilerden alınan tankın üzerine çıkan Yıldız, tanktan düşerek ağır yaralandı. Yıldız, geçirdiği 4 ameliyatın ardından 9 ay sonra tedavi gördüğü hastaneden taburcu edildi.

"İdamın haricindeki tüm cezaları yetersiz buluyorum"

Çetin Yıldız, AA muhabirine, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de aralarında bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın görülmeye başlandığını söyledi.

Suçluların en ağır cezaya çarptırılması gerektiğini dile getiren Yıldız, "Söz konusu vatansa şahsi kanaatim bunlar idam edilmeli. İdam şart. Onca şehidimiz ve hayatı kararan gazilerimiz var. İdamın haricinde verilen tüm cezaları yetersiz buluyorum." dedi.

"Çocuklarınız akla gelmiyor"

Ailesine Ankara'ya gitmek istediğini söylemesinin ardından babasının gitmemesi yönünde ısrarcı olduğunu ifade eden Yıldız, sözlerini gözyaşları arasında şöyle sürdürdü:

"Babama, 'Ben gitmezsem, sen gitmezsen, o gitmezse kim gidecek. Sonuçta bu hain bir darbedir. Ben ölsem, bir başkası ölse çok önemli değil ama ülke giderse her şey gider. Namus, din ve mülk gider. Suriye'nin gideceği bir Türkiye'si var. Türkiye'nin gideceği hiçbir yer yok. Ülke giderse bizim sığınacağımız hiç kimsemiz yok.' dedim. Ailem bu sözlerim üzerine gitmeme ikna oldu. Bu düşünceler içerisinde ağlayarak yola çıktım. Yola çıktığınızda çocuğunuz, eşiniz ve aileniz aklınıza gelmiyor. Geri dönmeyi düşünmeyerek yola çıktım. Her şey vatan için."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber