Tüp bebekte alternatif yöntem Türkiye'de

Haber Giriş : 20 Mart 2007 12:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Tüp bebekte alternatif yöntem Türkiye'de

İlk olarak 1978 yılında Luis Brown'ın dünyaya gelmesiyle tıpta çığır oluşturan klasik tüp bebek yöntemine alternatif olarak geliştirilen ve anne adayına ilaç vermeden yumurtaların dışarıda olgunlaştırılmasını sağlayan IVM'in (In Vitro Maturasyon), Türkiye'de ilk kez seri uygulanmasına başlandı.

Alınan bilgiye göre, dünyada 1991-1998 yılları arasında 56 kadında uygulanan, ancak bu yıla kadar ''vaka takdimi'' şeklinde kalan IVM, 1998'de seri olarak Kanada Mc Gill Üniversitesinde uygulandı. 20 hastada yüzde 40 gebelik oranı yakalayarak çalışmanın saygın bilim dergilerinden New England Journal of Medicine'de yayınlanmasını sağlayan Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanı ve Tüp Bebek Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Gülekli, o dönem birlikte çalıştığı embriyoloji uzmanı Dr. Ahmet Kemal Abdul Celil'le yeniden bir araya geldi.

Prof. Dr. Gülekli, yöntemin DEÜ'de seri olarak uygulanması ve ekibinin bilgilendirilmesi amacıyla halen Suudi Arabistan'daki Dr. Samir Abbas Hastanesinde IVF Laboratuvarı Direktörü olan Dr. Abdul Celil'i, İzmir'e davet etti.

Singapurlu doktor ile 1 hafta süreyle DEÜ'de bu alanda çalışmalara başlayan Prof. Dr. Gülekli, söz konusu süre içinde 8 hastaya işlemi uygulayacak. Prof. Dr. Gülekli, Dr. Abdul Celil ile birlikte AA'ya yaptığı açıklamada, her tüp bebek hastasına uygulanacak bir yöntem olmadığını belirttiği IVM'de, ilaç kullanmadan yumurta elde edildiğini, hastada buna uygun bir yumurtalık yapısının bulunması gerektiğini bildirdi.

Prof. Dr. Gülekli, söz konusu yöntemle tüp bebeğe yakın oranda gebeliğin elde edildiğini kaydetti. Yöntemin iki temel avantajının bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Gülekli, ortalama 3 bin YTL olan klasik tüp bebekteki İlaç maliyetinin, IVM'de ilaç kullanılmadığı için sıfıra indiğini, bunun yaygınlaşması halinde ilacın yüzde

80'ini karşılayan devletin de önemli bir kar elde edeceğini söyledi. Prof. Dr. Bülent Gülekli, önemli bir başka avantajın ise ilaç kullanımına bağlı olarak yumurtalıkların aşırı uyarılması ve büyümesine yol açabilecek ve anne adayının hayatını tehdit edebilecek gelişmenin ortadan kalkması olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Gülekli, IVM yöntemiyle kadınlarda ilaca bağlı gelişecek risklerin sıfıra indiğini, böylece klasik yöntemde meydana gelebilecek yan etki nedeniyle tedavinin kesilmesine gerek olmayacağını kaydetti.

Prof. Dr. Gülekli, klasik tüp bebek yönteminde her gün hastaların aldığı ilaçlardan sadece bir ampulünün, IVM'de yumurtaların içine konduğu sıvıya eklendiğini, 24-48 saat içinde bu sayede ongunlaşan yumurtalardan elde edilen embriyoların anneye transferinin sağlandığını bildirdi. Dr. Ahmed Kemal Abdul Celil, her iki yöntem arasında en önemli farkın, IVM'de anne adayına sağlanan rahatlık olduğunu, hastaya sadece bir doz hormon verildiğini bildirdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber