Hastane yöneticiliği devri sona erdi

Sağlık Bakanlığı'nın kamu hastanelerinin yönetimiyle ilgili olarak 2011 yılında yürürlüğe koyduğu yönetim modeli değişti. Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkartılan 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen yeni düzenlemede kamu tüzel kişiliği bulunan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu ve Kamu Hastane Birlikleri kapatıldı. Adı geçen kurumların görevlerini yapmak üzere, Bakanlık teşkilatı içinde Halk Sağlığı ve Kamu Hastaneleri Genel Müdürlükleri oluşturuldu.

Yeni düzenlemedeki değişikliklerle, sağlık hizmetlerinin sunum ve yönetimi tamamen Sağlık Bkanlığı'nın yani devletin uhdesine geri alındı. Dr. Hikmet Çevik, Cumhuriyetçi Hekimler Grubu adına yeni düzenleme hakkında Aydınlık'a değerlendirmede bulundu.

Çevik, şöyle konuştu: "2011 yılında yürürlüğe konulan yönetim modeliyle sağlık hizmeti sunum ve yönetimi Sağlık Bakanlığı'nın yani devletin dışına çıkarılmış, parçalanmış ve piyasa mekanizmalarının kontrolüne bırakılmıştı. Ortaya çıkan çok başlılık amaçlanan bir hedefti. Bu uygulama, Türkiye'nin mecburiyetlerine çarparak sonuçsuz kaldı, yenilgiye uğradı. Sağlıkta tekrar devletçiliğe dönüldü. Yeni durumun bir parçası olarak da eski yasada hastaneleri piyasa mekanizmalarına göre yönetecek profesyoneller, esas yönetici olarak düşünülmüştü. Yönetim sadece tıbbi hizmetlere bakan, geri planda bir başhekim ve esas yönetici olarak düşünülen 'hastane yöneticisi' kadroları oluşturulmuştu. Oluşturulan sistem, gerçeklerine çarpıp dağılınca, profesyonel yönetici olarak düşünülen, 'hastane yöneticiliği' kadrosu anlamsız hale geldi ve iptal edildi. Hastaneler eskisi gibi tabip olan başhekimler tarafından yönetilecek. Sağlıkta yapılan düzenlemeler bununla sınırlı kalmayacak. Yeni kararnamelerle devletçiliği pekiştiren diğer adımlar da gelecektir."

HASTANE YÖNETİCİLİĞİ DEVRİ BİTTİ

Hastanelerin bir işletme gibi yöneticiler tarafından yönetilme devrinin bittiğini söyleyen Dr. Çevik, sözlerine şöyle devam etti: "Sağlık alanında 3 başlı bir yönetim yapısı vardı. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu ve Kamu Hastane Birlikleri adıyla ayrı kurumlar ve her kurumun ayrı yöneticileri sağlık sektöründe söz sahibiydi. Başhekimler ise geri planda kalmıştı. Bu da sağlık alanında bürokrasinin oluşmasına ve yönetimde çok başlılık sonucu olumsuzluklara neden oldu. Sağlık Bakanlığı'nın yeni düzenlemesi sektördeki bürokrasiyi ortadan kaldıracak. Yeni yapılandırmada hastane yöneticiliği kaldırılarak hastane yöneticisi-başhekim ayrımına da son verildi. Yeni KHK'ya göre, bundan sonra kamu hastaneleri hastane başhekimi tarafından yönetilecek. Hastane başhekimine bağlı olarak idari ve mali işler ile sağlık bakım hizmetleri müdürlükleri kurulacak. Sağlık Bakanlığı tarafından, hastanelerin büyüklükleri dikkate alınarak belirlenen hallerde, yönetim görevleri tek kişiye verilebilecek veya hastanedeki müdürlüklerin sayısı dörde kadar artırılabilecek. Yine hastanelerde eskiden olduğu gibi başhekim yardımcılıkları da olacak. Başhekim ve müdür yardımcılarının sayısı, Sağlık Bakanlığınca tespit edilen norm ve standardı aşmamak kaydıyla il sağlık müdürü tarafından belirlenecek."

BAŞHEKİMLERİN TABİP OLMASI GEREKİYOR

Eskiden olduğu gibi, eğitim ve araştırma hastaneleri başhekiminin eğitim görevlisi tabip veya tıp alanında doçent veya profesör unvanlı tabip; diğer hastane başhekimlerinin uzman tabip veya tıp alanında doktora yapmış tabip veya hukuk, kamu yönetimi, işletme, sağlık yönetimi alanında lisans, yüksek lisans veya doktora eğitimi almış tabip; yüz yatağın altındaki hastane başhekimlerinin tabip; ağız ve diş sağlığı ile ilgili hastanelerde başhekimin diş hekimi olması; başhekim yardımcılarının ise tıp, diş hekimliği veya eczacılık öğrenimi almış olması veya lisansüstü eğitim yapmış olmaları kaydıyla sağlık bilimleri lisansiyeri olması gerekecek.

3 AY İÇİNDE UYGUN HALE GETİRİLECEK

Yeni düzenlemeler, yürürlüğe konuluncaya kadar, mevcut düzenlemelerin yeni Kanun Hükmünde Kararnameye aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edilecek. Ayrıca, Bakanlık teşkilat ve kadrolarını en geç üç ay içinde yeni Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine uygun hale getirecek. Teşkilat ve kadrolar Kanun Hükmünde Kararnameye uygun hale getirilinceye kadar, görevler daha önce bu görevleri yapmakta olan birimler ve personel tarafından; harcama ve ödemeler de ilgili bütçesinden yapılmaya devam edilecek.

Aydınlık Gazetesi