Seçim gününde taktik savaşları

Ankara'da partilerin cumhurbaşkanlığı seçim gününde izleyeceği taktikler konuşuluyor. CHP uzlaşma olmazsa oylamaya katılmayacak, Genel Kurul'da 367 milletvekili olmazsa mahkemeye gidecek. AKP'ye göre ise bu vakit kaybı. Meclis aritmetiğinde kilit konumda olan DYP ile ANAVATAN Partisi ise siyasi gelişmelere göre hareket edecek.

Kameralar karşısında 367 tartışmasını ciddiye almayan AKP bir yandan da CHP'nin girişimini boşa çıkartmak için içtüzük üzerinde çalışıyor.

AKP'ye göre Genel Kurul'da Meclis Başkanı seçim oturumunu açtığında "toplantı yeter sayısı vardır" diyecek, buna itiraz için 20 CHP'linin salonda olması gerekecek. Çünkü yoklama istemek için en az 20 milletvekilinin talebi gerekiyor. Bu noktaya da CHP itiraz ediyor.

CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, "Bir taraftan gerek yok diyorlar. Diğer taraftan hukuku dolanıp, 367 peşinde koşuyorlar. Eğer Meclis Başkanı bunu aramadan geçerse, ilk oylamada ortaya çıkacaktır" diyor.

Haluk Koç, yapılacak oylama sonucunda 367 milletvekilinin içeride olmadığının anlaşılması halinde Anayasa Mahkemesi'ne gideceklerini, uzlaşma olmadan salona girmeyeceklerini tekrarladı. Ama AKP'nin sorunu aşmak için DYP, ANAP ve bağımsız milletvekilleriyle temasta olduğu iddiasını da ortaya attı.

CHP ile AKP arasında içtüzük üzerinden tartışma sürerken, DYP 367 polemiğini gereksiz buluyor. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'a göre, bu "hukuku zorlama" anlamına geliyor.

"Bir şey söylememiz erken" diyen Ağar, "Konuyu günü geldiğinde değerlendiririz. Toplantı sayısı 184. Ama 367 diyenlere de saygı duyuyoruz" diyor.

DYP oylamaya katılıp katılmayacağına ilişkin net bir açıklama yapmıyor. Tıpkı ANAVATAN Partisi gibi. Hem DYP hem ANAVATAN son güne kadar siyasi gelişmeleri bekleyecek. İki parti Meclis aritmetiğindeki kilit rollerini son ana kadar sürdürmeyi planlıyor.