OMÜ'lü öğretim üyeleri, 14 Nisan kışkırtmasını kınadı...

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 11 Nisan 2007 09:53, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

ONDOKUZ MAYIS ÖĞRETİM ÜYELERİ DERNEĞİ
(OMÜ-DER)

Yalı Mevkii Total Petrol Karşısı Sandıkçı Apt., Kat 1 Kurupelit-SAMSUN
Tel-Faks: 0362 4577223; GSM: 05426823914
10.04.2007

KAMUOYUNA
Bilindiği üzere önümüzdeki günlerde Türkiye Cumhuriyeti'nin onuncu Cumhurbaşkanı'nın görev süresi dolacak ve yürürlükteki yasalar çerçevesinde ve demokratik işleyiş içinde on birinci Cumhurbaşkanı seçilecektir.

Türk Halkı, yani Cumhur, bu seçim sürecinin demokratik olgunluk içinde sükûnetle yapılmasını beklemektedir. Cumhur, ancak demokrasi ve toplumsal barış içinde gelişeceğini bilmekte; Cumhuriyetin ancak böyle güçleneceğine ve korunacağına inanmaktadır.

Önemine binaen Cumhurbaşkanlığı seçimi hakkında her Türk vatandaşının kişi veya örgüt olarak görüş ve düşüncesini medenî ölçüler ve demokrasi kuralları içinde ifade etme hakkı vardır ve bunu saygıyla karşılamamız gerektiği açıktır.

Düşünce ifadesi ve gösteri hakkını önyargılı, Türk Halkı'nın beklentilerine ve değerlerine aykırı biçimde toplumu germe ve huzursuzluk çıkarma, bu yolla antidemokratik yönetim özlemlerine ulaşma amaçlı kullanılması asla tasvip edilemez.

Ne yazık ki demokrasiyi sindirememiş, demokratik olgunluğa erişememiş ya da Türk Halkına demokrasiyi uygun görmeyen, gerilim çıkarmak için hukuk dışı davranışları telkin eden, her türlü aygıtı kullanarak toplumda baskı oluşturmaya çalışan marjinal düşünce sahibi kişi, kurum veya örgütler kendi çıkarları için demokratik süreci baltalamak ve ülkeyi kargaşaya sürüklemek istemektedirler. Bu amaç için Türk halkının ortak değerlerini istismar etmekten de çekinmemektedirler.

Demokrasinin, özgürlüklerin ve evrensel hukukun savunucusu olması gereken üniversitelerinden bazılarının üst yönetimlerinin bu süreçte hakem olmak ve akılcı yaklaşımlar sergilemek yerine Cumhurun iradesi karşısında taraf olmayı seçmeleri üzüntü ve kaygı vericidir. Sergiledikleri tutum akademik camia için utanç kaynağıdır. Herkesin kabul ettiği üzere üniversitelerdeki verimsiz, baskıcı ve anti demokratik yapılanma ve yönetim anlayışını eleştirmek ve düzeltmek için çaba göstermek yerine, bu yönetimler Türk Halkının temsilcisi ve demokrasinin simgesi olan TBMM'nin meşruiyetini sorgulamaya kalkabilmektedir. Oysa asıl sorgulanması gereken hususun, kendi görevleri dışındaki işlerle uğraşarak yükseköğretimi dejenerasyona uğratan, gelişme yarışında ülkemize bir şey kazandırmayan, aksine dinamik genç nüfusun enerjisini boşa harcatarak çok şey kaybettiren, böylece varlık nedenlerini ve meşruiyetlerini kaybeden yükseköğretim kurumlarının yöneticilerinin tutumları olduğu açıktır.

Bizler, Türk halkının içinden gelen ve onların parçası olan öğretim üyeleri olarak demokrasi dışında bir çözüm arayışını ilkelliğin, bağnazlığın, üretimsizliğin, Türk Halkına saygısızlığın ve az gelişmiş baskıcı bir zihniyetin tezahürü olarak değerlendiriyoruz.

Yükseköğretim kurumlarının tüzel kişiliklerinin, öğrencilerinin ve akademik elemanlarının kendi faaliyet alanları dışında, Türk Halkının iradesine karşı kullanılmasını ve Türk Halkı ile üniversiteleri karşı karşıya getirme girişimlerini şiddetle kınıyoruz.

Türk Halkının iradesinin yansıdığı tek yasama ve nihaî karar mercii olan TBMM'nin Cumhurbaşkanı seçim sürecinde vereceği kararların saygıyla karşılanması gereğine inanıyor; halkımızı bu yüce kuruma destek olmaya davet ediyoruz.

Türk Halkına saygıyla duyururuz.
Ondokuz Mayıs Öğretim Üyeleri Derneği
(ÖMÜ-DER)

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber