Albayrak: Şükürler olsun ki ciddi bir normalleşme süreci yaşadık

Hazine ve Maliye Bakanı bir televizyon kanalında ekonomi gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Dengeleme sürecini başarıyla geride bırakıldığını belirten Bakan Albayrak, önümüzdeki aylarda daha da iyi noktalara gelineceğini söyledi. Bakan Albayrak gıda fiyatlarındaki astronomik artışları da şöyle nitelendirdi: Bu kar hırsı mı, fahiş fiyat mı, yoksa siyasi motivasyon mu?...

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, özel bir kanalda gündeme dair soruları yanıtlıadı. Albayrak, Türkiye'nin ekonomik olarak çok ciddi bir normalle süreci yaşadığını ve bu süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile milletin güçlü iradesi sayesinde büyük katkıları olduğunun altını çizdi. "İlk defa bu kadar güçlü ve hızlı bir iyileşme yaşadık" diye konuşan Bakan Albayrak, Türkiye'nin küresel ölçekten minimum etkilenecek derecede güçlü bir altyapıya sahip olduklarını kaydetti. " Çok net altını çiziyorum artık; stratejik alanlarda devlet olmak zorunda. Enerji piyasalarında emniyet sübabı olarak barajlarımızla oradayız. Gıdada bakıyorsunuz. Bu kar hırsı mı, fahiş fiyat mı, siyasi motivasyon mu?" diye konuşan Berat Albayrak, milletin sofrasındaki rızkıyla oynanmasına dünyanın hiçbir yerindeki devletin izin vermeyeceğini belirtti. Bakan Albayrak, bor madeninde Türkiye'nin çok daha güçlü adımlarla ileriye gittiğini söyledi.

Albayrak'ın açıklamalarından satır başları:

Türkiye'nin muhatap kaldığı konular Gazi, 17-25, terör örgütleriyle mücadele, 15 Temmuz'un ötesinde Türkiye çok yoğun bir seçim süreci geçirdi, istikrar anlamında ağır ve farklı sınavlardan geçti. Ağustos ayında çok farklı bir ekonomik sınama ve saldırıyla karşı karşıya kaldı. Vatandaşımız artık bazı şeyleri çok net görüyor artık. Venezuela'da olanlar, Fransa'da olanlarla karşı karşıya kalıyoruz. Türkiye'nin sahibi en önemli unsur Cumhurbaşkanımızın kararlı dik duruşu sayesinde güçlü yönetim tecrübesi ve yeni sistemle birlikte hızlı refleks ve reaksiyon gösterebilen yeni sistemin avantajıdır.

"ŞÜKÜRLER OLSUN ÇOK CİDDİ BİR NORMALLEŞME SÜRECİ YAŞADIK"

Şükürler olsun topyekün bir toplumsal kenetlenmeyle Türkiye güçlenerek çıktı. 2014-15 yıllarında Rusya da benzeri ekonomik krizlerden geçti. Türkiye'ye baktığımızda çok ağır bir operasyon olmasına rağmen 2018 finansal krizinden çok daha Türkiye'ye has ve öz operasyonu maruz kaldı. Ağustos ve Ekim'de yüzde 12'ye yakın enflasyon yaşadık. Faizler yüzde 50'lere dayandı. Şükürler olsun, birilerinin hayali Türkiye'nin toparlanmayacağı bir sarmala sokmaya çalışırken şükürler olsun gerek kur, enflasyonda çok güçlü reaksiyon göstererek ciddi bir normalleşme süreci yaşadık.

"MİLLETİMİZİN GÜÇLÜ DAYANIŞMASIYLA SÜRECİ GERİDE BIRAKTIK"

Son dönemde kriz mottosuyla ortalığı koparanlara rağmen çok güçlü ve başarılı bir süreci ortaya koyduk. Döviz, yurt dışı dolar ihalesinde piyasada 100 puana yakın faizde düşüş var, görüyoruz. Hakikaten Cumhurbaşkanımızın liderliği ve yeni sistemin hızlı refleksi, milletimizin güçlü bir dayanışma içerisinde ortaya koyduğu süreçle hızlı ve güçlü bir şekilde toparlanarak geride bıraktık.

"MAKBUL OLANIN KOLAY OLDUĞUNA DEĞİL ZOR OLDUĞUNA İNANIRIM"

Gerek küresel finansal sistemde, siyasi konjonktürde artan tansiyona müteakip Türkiye olarak çok güçlü bir finansal mimariye dönük olarak yeni döneme ilişkin adımlar atacağımızı biliyorduk. Çok daha sorumluluğumuzun yüksek ve yoğun olduğu dönemin kapısını açtık. Makbul olanın kolay olduğuna değil zor olanına inanırım.

"BU TİP ELEŞTİRİLERİ ORTAYA KOYAN KESİMİN SÖYLEMİNE BAKIN"

Bir kesim siz ne yaparsanız yapın, söylem anlamında gerek farklı mecralarda gerek sosyal medyada müzmin bir, kötücül bir yaklaşımla ekonominin psikolojik olarak bozmaya yöneliktirler. En kötüsü bu noktada yaşadığımız Ağustos-Eylül aylarıydı. O dönemde bile Türkiye çok güçlü bir diyalog, iletişim, attığı hızlı ve güçlü karar ve adımlarla çok önemli bir performans ortaya koydu. 7.20'lerden kurun Eylül ayı sonunda 5.90'lara indiğini gördük. Faizlerin 45-50'lerden 30'lara, şimdi artık 20'nin altına indiğini görüyoruz. Bu tip somut eleştirileri ortaya koyan kesimin söylenene bakıyoruz, ayrı mecra. Kötücül bir yaklaşımla, pesimist bir yaklaşımla havayı bozmaya çalışıyorlar.

"İLK DEFA BU KADAR GÜÇLÜ VE HIZLI BİR İYİLEŞME YAŞADIK"

Seçimden sonra ekonomide gelişmeler daha iyi olacak. Mart ayı Şubat ayından daha iyi olacak. Nisan ayı Mart'tan daha iyi olacak. Bu ekonominin psikolojik etkisi dediğimiz husus vardır ya. Bizim Ekim ayında açıkladığımız enflasyonla mücadele programından çok korktular. Türkiye ekonomi dinamiklerinde, ekonominin dengelenmesi noktasında üç tane ana eleştiri konusunda dizginleri çok güçlü şekilde eline almıştır. Bütçe disiplini, enflasyonla mücadele, cari dengelenme. İlk defa güçlü ve hızlı bir iyileşme yaşadık.

HEDEFLERİMİZİN ÜSTÜNDE DAHA GÜÇLÜ PERFORMANS SERGİLENECEK

17 yıldır olmadığı kadar ekonomide çok güçlü bir duruş var. Zor bir dönem olmasına, birilerinin pompalamasına rağmen, aldığımız mesajlarda Şubat, Mart, Nisan'da daha da iyiye gidecek. Koyduğumuz hedeflerin çok daha üstünde bir performans sergileyeceğiz. Ama tabi Türkiye bu mücadeleyi verirken birileri durmayacak.

"TÜRKİYE KÜRESEL SÜREÇTE MİNİMUM ETKİLENECEK ALTYAPIYI KURDU"

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve toplumu son 16-17 yılda bakıyorsunuz, Irak, Suriye, Ortadoğu, Mısır'da yaşananlar, Filistin'de yaşananlara rağmen Türkiye bu performansı sergilemiş. Eski Türkiye bir hapşırıkla ne hallere düşerken biz fiili değil resmi bir savaştayız. Sınır ötesinde varız. Bütün bunlara rağmeğn Türkiye o kadar güçlü bir bilanço oluşturmuş ki, bunlardan minumum derecede etkilenecek şekilde altyapı oluşturmuşuz. Biz artık şampiyonlar liginde top oynayacak eko sisteme gidiyoruz. Türkiye artık oraya gidiyor.

"MALI DEPOLAYARAK, FİYATI YÜKSELTEREK, SİYASİ SAİKLE YAPILAN BİR SÜREÇ"

Enflasyon rakamının açıklanmasıyla, o dönemde fahiş artışlar oldu. Biz büyük bir mekze kurduk İstanbul'a. Fiyat artışlarını anında takip ediyoruz. Koordineli bir hareketlenme var ve ciddi bir noktaya gelmiş. Bahanesi, seralar, yağmur, çağmur, rüzgar, fırtına. 3 bin dönüm 5 bin dönem sera zarar görmüş. Tüm Türkiye'de binde 8'i. Peki 5 bin liralık patlıcan 10 liraya, patates, domates nasıl çıkar bu kadar? Çok enteresan bir şey ortaya çıktı. Bu hallerdeki firmalar, ortak paydaları, siyasi noktadaki uyum oluşturduğu noktalar bizi bir yere götürdü. Piyasada bilinçli depolayarak, malı azaltarak, siyasi saikle yapılan bir süreç.

"AÇIK SÖYLÜYORUM DEVLET STRATEJİK ALANLARDA OLMAK ZORUNDA"

Tanzim satışlarının fikir babası sayın Cumhurbaşkanımızdır. sosyal hizmetin bir parçası olarak, fırsatçılığı engelleyecek şekilde. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla koordineli bir şekilde Bakanlar Kurulu'nda bir adım atalım dedik. Çok net altını çiziyorum artık; stratejik alanlarda devlet olmak zorunda. Enerji piyasalarında emniyet sübabı olarak barajlarımızla oradayız. Gıdada bakıyorsunuz. Bu kar hırsı mı, fahiş fiyat mı, siyasi motivasyon mu?

"DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE DEVLET BU DURUMA İZİN VERMEZ"

Milletin, devletin, vatandaşımızın sofrasıyla, rızkıyla oynatılmasıyla izin veren bir devlet olmaz dünyanın hiçbir yerinde. Ortada bir devlet var her şekilde gereğini yapar. Hem de güçlü bir şekilde...

"BELEDİYELERİN BEKA ANLAMINDA ÖNEMİNİ 15 TEMMUZ'DA GÖRDÜK"

15 Temmuz'da belediyelerin ne kadar önemli olduğunu gördük. Özellikle AK Parti belediyeleri ne yaptılar? Kamyonlar, iş makineleri nasıl bir refleks gösterdi? Sokağa çıkarak darbecilere karşı direnç gösterdi. Diğerlerine bakıyoruz, çekirdek çitleterek, televizyonlarda zap yaparak afedersiniz maç izliyor. Belediye beka anlamında çok önemliymiş.

"YAKINDA BÖLGEYE İKİNCİ SONDAJ GEMİMİZ DE GELİYOR"

Türkiye gerek sismik gerek sondaj gemileriyle daha aktif olacak. Bu çok hassas bir nokta. Ekonomi tarafı da var cari dengeye etki eden bir unsur. Hem kara hem deniz aramacalığı ki ikisi de çok önemli. Şimdi ikinci sondaj gemimiz de geliyor, yolda. Dünyanın bir ucundan geliyor. Türkiye üç gelimeyle sondajda daha aktif çalışacak. Birileri sizin heyecanına ket vurmaya kalkıyor, şaşırıyor muyuz? Hayır. Bu gemilerde işin sistematik, kurumsal tecrübesiyle, kurumsal en iyi uygulanan örneklerinden de meczederek yerli, milli arkadaşlarımızla çok güçlü bir süreci başlattık. Bu süreç başladıysa netice almak da yakındır.

"BOR MADENİNDEN ÜRETİLEN DETERJAN BORON'A TALEP ÇOK YOĞUN"

Son 1 ayda 6 bin tondan fazla talep geldi. Bugün itibarıyla 24-30 bin noktaya dağıtılıyor. Hem sağlıklı, hem kaliteli, hem yerli ve milli. Halkımızdan o kadar yoğun teveccüh ve talep var ki, neredeyse fabrika kapasitesini iki katını arttırmak üzere yoğun faaliyet ortaya koyuyorlar. Bu sadece tüm çamaşırlar için değil renkli çamaşırlar için gelişecek yoğun mesaiye başlandı. Savunma sanayinde, sağlık alanlarda da bu teknolojiyi ortak üretecek ülkelerle bu adımı atmıştık, yeni dönemde daha da güçlü devam edecek.

"TÜRKİYE BOR MADENİNDE ADIMLARINI DAHA GÜÇLÜ ATACAK"

Bor madeninde yeni yatırımlar da olacak. Ekonomik zincirine batığımızda bu noktada nükleer, savunma sanayiinde, uçak, helikopter, füze alanına gelince o kadar rafine bir yatırıma dönüşüyor ki, Türkiye artık bu adımları atmaya başladı.