Erdoğan: Erişilmez arkadaşlarımız var, hemen çıksınlar
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Başbakan erişilemez birisi olmamalı, Cumhurbaşkanı erişilemez birisi olmamalı'' dedi.
Erdoğan, 22 Temmuz seçimlerinden sonra AK Parti Genel Merkezi'nde yapılan ''İl Başkanları Toplantısı''nın açılışında bir konuşma yaptı. Erdoğan, salona gelişinde il başkanları tarafından ayakta alkışlandı.
Erdoğan, halkla kurulan iyi ilişkilere değinerek, bu konuda komşularından birinin çocuğunun kendisini evlerine mantı yemeye davet ettiğini ve evlerine mantı yemeye gittiğini örnek verdi.
''Başbakan erişilemez birisi olmamalı, Cumhurbaşkanı erişilemez birisi olmamalı'' diyen Erdoğan, AK Parti'nin asli misyonun bunu başarmak olduğunu söyledi. Erdoğan, bunu başardıklarını kısmen de olsa cevabını halkın 22 Temmuz'da verdiğini söyledi.
Erdoğan, ''Erişilemeyen arkadaşlarım yok mu? Var, kusura bakmasınlar var. Onlar da erişilemez olmaktan çıkmalı erişilecekler, erişilmesini beklemeyecekler, kendileri erişecekler'' dedi.
Başbakan Erdoğan, seçim kampanyası sırasında bazı partilerin 'kömür dağıtıyorlar' şeklinde açıklamaları olduğunu anımsatarak, "Bilmiyorlar ki kömürün dağıtılması olayı ta iktidara geldiğimiz andan itibaren başlanmış bir şeydir. Kömürde kış bastırdığı zaman dağıtılmaz ki be kardeşim... Kömürü baharda yazda dağıtacaksın ki kışı geldiği zaman hazır olsun. Biz bunu başından itibaren yaptık" diye konuştu.
Erdoğan, yılda ortalama 1.5 milyon ton kömür dağıttıklarını belirterek, "Kimi aradık işte o kenarı Dicle'deki insanları aradık, kiminle aradık valilerimizle, belediye başkanlarımızla aradık" dedi.
Yoksul vatandaşlara yönelik yaptıkları çalışmaları anlatan Başbakan Erdoğan, CHP'nin kendilerini "Milleti tembelliğe alıştırıyorsunuz" şeklinde eleştirdiğini kaydetti.
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyada sosyal yardımlaşma dayanışma olayı, işsizlik fonları... İş bulamıyorsa ne yapıyor? İstiyor... Bütün bunlar yapılıyor. Ülkemde de eğer ben fakir fukaramı ayağa kaldıramıyorsam, o zaman niçin Anayasamızda biz kalkıp da demokratik, laik onun yanına da 'sosyal bir hukuk devleti' ifadesini koyduk. Soysal devlet budur.
Başını sokacak yer bulamayan vatandaşlarım var Anadolu'nun varoşlarında, Ankara'nın varoşlarında, Ankara'nın varoşlarında... Bizzat kendim gittim gördüm. Yanında özürlü çocuklarıyla, affedersiniz baktığında semayı gören insanlar gördüm. Ankara'da, başkentte gördüm... Ve biz onları oradan çıkarttık, belediye başkanlarımız vasıtasıyla, evlere soktuk. Dertli olursan bu olur dertli olmazsan böyle bir şey olmaz." 2009 yılında yapılacak belediye seçimlerine de değinen Erdoğan, bu seçimlerde, "AK Parti olarak daha fazla mesuliyet alacaklarını" ifade etti.
Erdoğan, daha fazla belediyenin, AK Partili belediyelerle buluşması gerektiğini dile getirerek, "Merkez ve yerel olarak ülkemize çok daha farklı bir hizmeti götürelim" dedi.
-"MİLLETİN YÜKLEDİĞİ EMANET"-
İl Başkanlarına, "Sizinle bu dönem Türkiye'nin adalet ve kalkınma çıtasını daha çok yükselteceğiz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
" 22 Temmuz'da AK Parti'nin kazandığı başarı tarihi bir başarıdır. İktidar partilerinin oy kazanması, hele bu seviyede oy alabilmesi sadece ülkemizde değil, dünyada da pek sık rastlanan bir durum değildir. Ancak, şunu bilelim ki, bu tabloyu ortaya çıkaran asıl güç değişime kararlılıkla, azimle, ısrarla 'devam' diyen yüce milletimizdir.
Her başarıyı, elimizdeki her imkanı, bulunduğumuz her makamı bu milletin bize yüklediği bir emanet olarak görmek durumundayız. Bu yüzden her toplantımız omuzlarımızdaki yükün ağırlığını daha çok hissettirmelidir. Aldığımız her yeni oyla sorumluluğumuz ve yükümüz ağırlaşmaktadır. Yeni dönem de bu sorumluluğumuzu ziyadesiyle artırmıştır."
-"BU MİLLET MAKAMLARINDA KİBİRLE OTURANLARI GÖRDÜ"-
"Asla başarı sarhoşluğuna kapılmayan, başarıyı nihai gaye olarak görmeyen bir siyasi kadro olduklarını" anlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Bunun bilincinde olmak, asla gevşememek, daha da önemlisi asla gurura, kibre kapılmamak mecburiyetindeyiz. Bu ülke yöneticilerini böyle görmek istiyor. Hani 'toprak gibi ol" diyen anlayış var ya bunu ortaya koymak gerekiyor.
Bu ülke milletten aldığı gücü millete karşı kullanan, milletin oylarıyla geldiği makamlarda gururla, kibirle oturanları çok gördü. Biz milletimizden uzaklaşamayız, milletle aramıza engeller koyamayız.
Oturduğumuz koltukların, bulunduğumuz makamların, arabalarımıza takılan o kırmızı plakaların bizi milletimizden farklı yerlere konumlandırmamasına veya konumlandırmasına izin veremeyiz, vermemeliyiz. Şükürler olsun dünyaya gelirken yanımızda hiçbir şey getirmediğimizi, götürürken de götürmeyeceğini bilenlerdeniz." Erdoğan, güzel bir seçim yaşadıklarını ve tarihi bir zafer kazandıklarını anlatarak, "Bunun coşkusunu da vakar ve ciddiyet içinde milletimizle birlikte yaşadık" dedi.
-"70 MİLYON İNSANIMIZIN HÜKÜMETİYİZ"-
Erdoğan, TBMM'nin tatile girdiğini, ancak hükümet olarak çalışmalarına devam edeceklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Bugün bize oy verenlerin değil, Türkiye'nin, 70 milyon insanımızın hükümetiyiz. Bize oy vermiş insanların hukukunu nasıl vicdani bir hassasiyetle koruyorsak, vermeyenlerin hukukunu da asla bir ayrıma gitmeden aynı hassasiyetle korumak durumundayız.
İnsanımız hak hukuk tanımayan dayatmalardan çok çekti. AK Parti iktidarı bu milletin karşısına dayatmalarla çıkacak olan herkesin karşısında dimdik duracaktır.
Buradan açıkça ilan ediyorum: Bu millete, bu milletin değerlerine, bu milletin farklı inanç ve kültürlerine, farklı siyasi tercihlerine en ufak bir saygısızlıkta bulunanın, en ufak bir dayatmacı tavır ortaya koyanın bizim aramızda yeri yoktur.
Türkiye yetmiş milyon insanıyla, tarihiyle, kültürüyle, inanç ve değerleriyle, ortak bir duyguda farklılıklarını yüzlerce yıldır dostça kardeşçe yaşamasıyla büyüktür, güçlüdür, zengindir. Bunu ispat etmiş bir ülkeyiz biz. Şimdi bize ne oluyor da duvarlar örme gayreti içerisine girenler var."
-"HER TÜRKÜYÜ, HER HOYRATI, HER BOZLAĞI, HER UZUN HAVAYI AYNI AŞKLA SEVİYORUZ"-
AK Parti'nin, bu bütünlüğün, bu birlik ve beraberliğin, bu adalet ve dayanışmanın da sancaktarı ve savunucusu olduğunu anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu güzellikleri yaşatmak, bu ülkenin birbirine etle tırnak kadar yakın insanlarının arasına nifak tohumları ekmek isteyenlere meydan vermemek de bizim asli görevimizdir. Türkiye'nin her karış toprağına aynı sadakatle bağlıyız, bu ülkenin her canını aynı derecede mübarek görüyoruz. Bu ülke topraklarında söylenen her türküyü, her hoyratı, her bozlağı, her uzun havayı aynı aşkla seviyoruz." Erdoğan, Türkiye'yi büyük kılan, güçlü kılan bu zenginliklere hep birlikte sahip çıkacaklarını belirterek, "Biz, millet olmayı dün öğrenmedik. Bütün fertlerimizle, bütün insanlarımızla biz asırlardır istiklalini koruyan, bir ve bütün kalan, hür bir millet olarak yaşıyoruz" dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ortak hedeflere kilitlenerek, kazandığımızı adaletle paylaşarak, şehirler arası ve bölgeler arası kalkınma mesafelerini ortadan kaldırarak, insanca bir hayatın şartlarını oluşturarak ilerlemeye devam edeceğiz. Bu anlayış Türkiye'nin beş yıllık atılımının en temel dinamiğidir, bundan sonra da bu hassasiyetimizi koruyacağız.
Her aşamada, her merhalede, her arkadaşımızla bu hassasiyetlerin koruyucusu, savunucusu olacağız. Bu şuur, inanıyorum ki, her arkadaşımda fazlasıyla vardır, AK Parti Türkiye'nin değerleriyle kalkınmasında öncülük görevini fazlasıyla yerine getirecektir."
-"AK PARTİ'NİN GÜCÜ TEŞKİLATINDAN GELMEKTEDİR"-
Yeni bir döneme girdiklerini anlatan Erdoğan, kadın kolları, gençlik kollarına başlayacaklarını, en geç Nisan, Mayıs aylarında kadın kollarının ve gençlik kollarının genel merkez kongrelerini yapacaklarını bildirdi.
Erdoğan, verecekleri bir kararla ana kademe, il teşkilatları, ilçe beldelerin kongrelerine gideceklerini söyledi. Başbakan Erdoğan, "Tüm teşkilatlarımızı çok daha diri, güçlü bir şekilde yarınlara taşımaktır. AK Parti'nin gücünü teşkilatından gelmektedir" dedi.