Milli Eğitim Bakanı Çelik: Okuldaki şiddetin faili, başarısız öğrenciler
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, okullardaki şiddetin faillerinin başarısız öğrenciler olduğunu söyledi. Sınıfta kalan öğrencilerin af beklentisine girdiğini belirten Çelik, "Sınıfta kalan öğrenciye af yok. Sınıfta kalan, kendisine hazırlanan imkanlara, sunulan avantajlara rağmen ısrarla sınıf geçmeyen gençlerimizi, çocuklarımızı okulun dışına itmeyeceğiz. Onları açık liseye yönlendireceğiz. Bunun da uygulamasına başladık" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Müdürü Dr. Ruhi Kılıç, 'Okullarda Güvenli Ortamın Sağlanmasına Yönelik Koruyucu ve Önleyici Tedbirlerin Artırılmasına İlişkin Protokol'ü imzaladı.
Törende konuşan Hüseyin Çelik, okullardaki şiddet olayları ile ilgili bir öğrencinin okulda geçirdiği sürenin haftada 30 saat olduğunu kaydederek, "Oysa bir haftada 168 saat var. Öğrenci 138 saati okul dışındaki ortamlarda geçiriyor. Sadece okulda şiddetin önlenmisine yönelik tedbirlerin alınması yeterli değil" ifadesini kullandı.
"OKULLARDA ŞİDDETİN FAAİLLERİ BAŞARISIZ ÖĞRENCİLER"
Okullarda şiddetin faillerinin başarısız öğrenciler olduğunu aktaran Çelik, şöyle devam etti: "Dersle uğraşmayan öğrenciler, eğitim ile uğraşmayan öğrenciler, kütüphaneye gitmeyen öğrenciler, bilgisaylar labaratuarını paylaşmayan öğrenciler başka işlerle uğraşıyor. Araştırdığınız zaman şiddet olayına karışan çok başarılı bir öğrenci bulamazsınız. Ortanın üzerindeki öğrenciler de kolay kolay şiddet olaylarına bulaşmıyor."
"BAŞARISIZ ÖĞRENCİLER AÇIK LİSEYE YÖNLENDİRİLECEK"
Geçmiş yıllarda okulda kalma olaylarının söz konusu olmadığını kaydeden Çelik, "Okul aile birliği, öğretmenler kurulu toplanır öğrenci geçirilir, velisi gelir müracaat eder, öğrenci geçirilir. Sınıfta kalan öğrenciyi affedecek misiniz diye seçimden önce sordular. Şimdi de bir af beklentisi var. Sınıfta kalan öğrenciye af yok. Bunu herkesin bilmesi lazım. Sınıfta kalan, kendisine hazırlanan imkanlara, sunulan avantajlara rağmen ısrarla sınıf geçmiyorsa, geçmek için bir gayret göstermiyorsa biz bu gençlerimizi ve çocuklarımızı okulun dışına itmeyeceğiz. Onları açık liseye yönlendireceğiz. Bunun da uygulamasına başladık, herkesin bunu bilmesi gerekiyor. Başarısız olan öğrenciler ne yazık ki bu tür olaylara daha eğilimlidir" dedi.
MEB'in yaptığı bir araştırmada, 'Siz nerelerde şiddet tehlikesi ile karşı karşıya olduğunuzu düşünüyorsunuz?' sorusuna öğrencilerin yüzde 96.7'sinin, "Ev ile okul arasında" cevabını verdiğini belirten Çelik, "Okulun içinde değil, okulun önünde değil, ev ile okul arasında. Demek ki birbirini kollayanlar daha çok bu mekanları seçiyorlar. Ama polisimiz bununla ilgili olarak da gerekli güzergahları tespit ediyor. servis şoförlerinin eğitimine kadar geniş bir çalışma yapıldı" ifadesini kullandı.
Çelik, okullardaki şiddetin önlenmesinde basına da büyük görev düştüğünü sözlerine ekledi. Çelik, şiddet olayları nedeniyle medyada yer alan bir öğrencinin ertesi gün kendisini okulda çete lideri ilan ettiğini söyledi.
İÇİŞLERİ BAKANI ATALAY: "DAHA ORGANİZE VE ETKİLİ YENİ BİR EYLEM PLANI HAZIRLADIK"
İçişleri Bakanı Beşir Atalay konuşmasında protokolün 15 milyon öğrenci ve ailesini yakından ilgilendirdiğini vurguladı. Okullarda asayişe ilişkin vakaların önceki yıllarda, başta 2004-2005 eğitim ve öğretim sezonu olmak üzere, artış gösterdiğini hatırlatan Atalay, "Emniyetin güvenliğin sağlanmasına ilişkin geniş sorumluluğu var. Ancak okuldaki güvenlik ayrı hassasiyet gerektiriyor. Polisiye görüntüler ile okullarda sonuç almanız mümkün değil. O nedenle farklı bir sistem uygulamanız gerekiyor" şeklinde konuştu.
Okul ve çevresine ilişkin ciddi çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Atalay, daha organize ve etkili yeni bir eylem planı hazırlandığını aktardı.
Asayiş ve güvenlikte koruyucu tedbirlerin öne alınacağını belirten Atalay, "Bu konuda etkili uygulamaları göreceksiniz. Bunu zaten asayişte, büyük şehir merkezli hırsızlık kapkaç gibi olaylarda belli oranlarda uygulanıyor. Bunlar attırılacak. Yakın zamanda trafikte de bunlar başlatılacak. Trafik kurallarına daha etkili uyulmasını sağlamak için. Okul çevresi ve okul içi güvenliği de çok önemli. sevgiye ve ilgiye dayalı bir anlayışla öğrencilerimizi zararlı insanlardan, zararlı alışkanlıklardan koruyacağız" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı'yla daha ileri iş birliği oluşturacaklarının altını çizen Atalay, okullara sorumlu güvenlik görevlileri koyacaklarını dile getirdi. Bakan Atalay, protokolün sağlıklı bir şekilde işlemesi için velilere, okul aile birliklerine de büyük görev düştüğünü söyledi.
HER OKUL İÇİN GÜVENLİK İRTİBAT GÖREVLİLERİ OLUŞTURULACAK
Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal da bir konuşma yaptı. Köksal, protokol için 4-5 aydır yoğun bir çalışma yürüttüklerini dile getirdi.
Köksal'ın konuşmasının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkan Yardımcısı Müslim Sayli, protokol hakkında bilgi vermek üzere sunum yaptı. Sayli, sunumunda, okullardaki güvenlik şartlarının iyileştirilmesi, öğrencilerin zararlı insan ve zararlı alışkanlıklara karşı korunmasının amaçlandığını bildirdi.
Protokol çerçevesinde polislerin okullardaki koruyucu ve önleyici faaliyetlerini anlatan Sayli, şöyle devam etti: "Protokolle, okul güvenlik irtibat görevlileri belirlenecek, krize müdahale ekipleri oluşturulacak tabii bu görevliler belli bir eğitimden geçecek. Milli Eğitim Güvenlik Sistemi geliştirilecek, meydana gelebilecek şiddet verileri toplanarak, analiz edilecek. Sistemle okulların ve illerin ayrı ayrı risk dereceleri saptanacak. Seminer, panel, sempozyum gibi uluslararası etkinliklerle bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarına başvurulacak. Polisiye tedbirlerin yanı sıra okul ve öğrenci tarafının rolleri belirlenecek. Medya, sivil toplum kuruluşları ve veilelerin rolleri akademik çalışmalar içerisinde ele alınacak ve örnek okullar oluşturulacak. Eğitim güvenliğine ilişkin ulusula uygulama rehberi oluşturulacak. İl ve ilçe kurulları ayda 1 defa toplanarak koordinasyon birimine rapor gönderecek."
Konuşmaların ardından protokol imzalandı.