2008'de ekonomide neler olabilir?

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 31 Aralık 2007 08:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Yüksek faiz, ucuz döviz

2008'de ekonomide neler olabilir? - 1

Güngör Uras

İnsanların gelecek endişesi önce sağlık, sonra iş ve aştır. Daha sonra can ve mal güvenliği gündeme gelir. Mutluluk sadece para değildir. Ama genelde yeni yıl konusundaki tartışmalarda, tahminlerde öncelikle para konuşulur.

Eğer ülkede huzur ve güvenlik yoksa, yaşam ve çevre koşulları bozuk ise para işe yaramaz. Bu nedenle 2008 yılının kaderini AKP iktidarının politikaları ve becerisi belirleyecektir.

Peki AKP İktidarı 2008 yılında ne yapar?

AKP, ikinci seçim döneminde güçlendi ama, rehavet veya yorgunluk belirtileri gösterdi. Ümit edilir ki, 2008'in başından sonra sosyal ve ekonomik konularda daha aktif olsun. 2008 yılında duble yol yapımları iktidarın en önemli icraatı olmaya devam edecek.

AKP iktidarı destek vererek mahalli idarelerin halka daha fazla hizmet götürmesine çalışacak. Sağlık hizmetlerinde yaygınlık devam edecek.

Tavsiye almaya devam...

2008 yılında AKP iktidarının tarım ve sanayide yeni stratejiler konusunda ve yeni bir ekonomi politikası konusunda bir şeyler yapması beklenmiyor.

Ekonomi politikalarında önemli değişiklik olmayacak. Merkez Bankası faiz indirimlerine devam etse de 'yüksek faiz ucuz döviz' politikası devam edecek.

Türkiye ekonomi politikalarını IMF ve Dünya Bankası gibi dış güçlerin tavsiyeleri doğrultusunda yürütecek.

Sadece ihracatçı değil, ucuz ithalattan işi bozulan üretici de ucuz dövizden yakınmayı sürdürecek.

Paran yoksa dert, varsa yine dert

Bu ülkede parası olan da dertli, olmayan da... Parası olmayan yaşamını nasıl sürdüreceğininin derdinde. Parası olan ise parasını nasıl koruyacağının derdinde.

Son yıllarda varlık değerleri değişik nedenlerle geriliyor. Varlık değeri gerileyince insanlar fakirleştikleri duygusu altında eziliyor.

İnsanlar parasını neye bağlayacaklarını şaşırmış durumda.

Döviz satın alanların devamlı kaybetmelerine rağmen döviz yatırımlarında ısrar etmeleri 2008 yılında da sürecek.

Birikimini YTL'ye bağlayanlar ve YTL faizi elde edenler birikimlerini dövize bağlayanlardan daha mutlu olmayı sürdürecek.

Piyango bileti alın

2008 önceki yıllardan farklı olmayacak. Türk halkı kanaatkardır. Kaderine razı olur. "Daha kötü olmasın da, buna razıyım" der.

Bu pencereden durum değerlemesi yapıldığında denilebilir ki, 2008 yılı 2007 yılından daha kötü olmayacaktır. Bu nedenle her şeye rağmen umutlu olmak gerekir.

İnsan psikolojisinin bir özelliği daha vardır. Çok iyimser bekleyişlere girilir ve sonunda sorunlar ile karşılaşılır ise insanlar çok kırılır, çok üzülür.

Halbuki gerçekçi bekleyişler içine girilir ise, her iyi gelişme insanları mutlu eder.

Ümidimiz, bütün bu gerçeklere rağmen 2008 yılının ülkemize ve insanlarımıza beklenenlerin üzerinde iyilikler mutluluklar getirmesidir.

Ancak unutmamak gerekir ki bu da kendiliğinden olmuyor. Bizim bunun için bir çaba göstermemiz gerekiyor.

Hikâyeyi hatırlayınız. Adam sabahtan akşama "Allahım bana piyangodan bir ikramiye çıkmasına yardım et" diye yalvarırmış. Melekler Allah Baba'yı uyarmışlar. "Şu garibin isteğini yerine getirseniz nasıl olur?" demişler. Allah Baba, "İkramiye çıkaracağım ama, adam hayatı boyunca bir defa olsun piyango bileti satın almadı ki" demiş.

Ücretler ve gelirlerde artış sınırlı kalacak

Ücret ve gelir artışı ekonominin büyümesine bağlıdır. Ekonominin büyümesi sınırlı kaldıkca ücret ve gelirlerde önemli artış olamaz.

2008 yılında ekonomi yüzde 5 dolayında büyürse, nüfus artışı dikkate alındığında kişi başı milli gelirde ortalama yüzde 4 dolayında bir artış gerçekleşebilir.

Gelir dağılımındaki çarpıklık nedeniyle bu artış kişilere farklı şekilde yansır. Her halde ortalama fiyat artışları yüzde 5'in üzerinde olacağına goöre, fiyatlardaki artış kadar gelirini artıramayanların 2008 yılında da pahalılıktan yakınmaları sürecektir.

Satılacak mal azaldı, yabancı satışı başlar

Bügüne kadar Batı sermayesi özelleştirmeden satışa çıkarılan ve özel sektör tarafından satılan tesisler, kuruluşlar, bankalar, sigorta şirketleri için Türkiye'ye aktı. Özelleştirme ile satılacak büyük ölçekli kamu varlıkları tükendi. Batı ülkelerindeki kriz nedeniyle Batı sermayesinin özelleştirmeden satışa çıkarılacak varlıklara olan ilgisi de azaldı.

Bankalara bundan sonra ciddi alıcılar çıkamaz. Tersine daha önce satılan bazı bankaların hisse senetlerinin geri satışı gündeme gelebilir. Sigorta şirketlerine, gayrimenkul şirketlerine, pazarlama şirketlerine ilgi devam edebilir.

2008 yılında yabancı sermaye olarak Kuveyt, Suudi Arabistan kaynaklı sermayeden daha fazla söz edilecektir.

Büyük yeni yatırım yok, yenilemeler sürpriz olmaz

Ekonominin büyümesi için büyük ölçekli yatırımlara ihtiyaç var. Büyük ölçekli yatırım, küresel pazara dönük üretim yapan yatırım demektir. Büyük ölçekli yatırım kısa dönemde gerçekleştirilemez. Proje ve gerçekleştirme dönemleri uzun zaman alır.

Yerli ve yabancı sermaye gruplarının hiçbirinin böyle büyük ölçekli yatırımdan söz ettiği duyulmadı.

Sadece geçenlerde Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan iki otomotiv yatırımı beklentisinden söz etti.

Bunlardan biri 400 milyon euro ile Magna adlı Kanadalı şirketin yatırımı. Diğeri daha büyük, 1 milyar euro'luk ama kim olduğu henüz belli değil. Bu arada otomotivde mevcutların kapasite artışları var.

2008'de yatırımlar yenileme ve kapasite artırımı yatırımları ile KOBİ yatırımları ölçeğinde kalacak.

İstihdam için ufukta görünen bir çözüm bulunmuyor

Türkiye'de son zamanlarda istihdam sorununun nedeni işçi ücretlerinin pahalılığına bağlanıyor. İşcilik maliyeti düşürülür ise istihdam sorununun çözüleceğine inanılıyor.

İstihdam sorununun çözümü ücretleri düşürmeye değil, yatırımı ve üretimi artırarak ekonomiyi canlandırmaya bağlı.

2008 yılında bu konuda ciddi gelişmeler olamayacağından istihdam sorunu devam edecektir.

IMF destekli ekonomi politikası yerine yeni bir 'Ekonomide Atılım Programı' uygulanmadıkça büyüme ve istihdam sorunu devam edecektir.

Cari açık büyüyecek, Körfez bölgesinden petro-dolar gelir

Cari açık büyüyecek ama döviz sorun olmayacak.

Dış ticaret açığına (ithalattaki tırmanışa) dayalı olarak cari açık (döviz açığı) büyümeye devam edecek.

Fakat dış piyasalardaki dalgalanmaya rağmen Türkiye'ye döviz girişi devam edecek.

Bu nedenle de (çok önemli iç ve dış krizler çıkmaz ise) döviz sorun olmayacak. Döviz fiyatlarında önemli düzetmeler gerçekleşmeyecek.

Türkiye'ye Batı ülkelerinden döviz girişinde yavaşlama olacaksa da Körfez ülkelerinden, Arap ülkelerinden gelecek döviz bu açığı kapatacak.

Gıda ve enerji fiyatlarındaki artış tüketiciyi çok üzecek

Tüketici için önemli olan kiradan sonra gıda, ulaştırma, ısıtma ve aydınlatma fiyatlarındaki değişimdir. 2008 yılında gıda fiyatlarında önemli gerileme olamayacak. Dünyadaki enerji fiyatlarının artışına bağlı olarak enerji fiyatları da artacaktır. Bu sorun sadece Türkiye'nin sorunu değildir. Diğer ülkelerde de gıda ve enerji harcamaları artış trendine girmiştir.

2008 yılında konut fiyatları artmaz ama kiralar artacak

2008 ylında konut piyasasında hızlı bir canlanma beklenmemeli. Konut sektöründe geçmiş yıllardan kalan bir stok var. 2008'de bu stoğun eritilmesi bile çok güç. Stok eritme arayışındaki yap-satçıların fiyat düşürmeleri olası.

Konut piyasasında bir başka olağandışı gelişme, daha önce yatırım amacı ile yeni konut satın alanların bu konutları ikinci piyasada satışa çıkarma olasılıklarıdır.

Bütün bunlara rağmen kiralar 2008 yılında ucuzlamayacak, tırmanışını sürdürecektir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber